İçeriğe geç
Anasayfa » Artık arkadaş değiliz Facebook

Artık arkadaş değiliz Facebook

Okuma Süresi: 3 dakika

#deletefacebook hashtag’ine bakma fırsatınız oldu mu?

Bugün techcrunch’da bir yazar, bu hashtag’i başlık yaptığı makalesinde şöyle dedi:

Facebook bizi kullanıyor. Bilgilerimizi başkalarına veriyor. Amacı insanlar arasında masumca bağlantı kurmak falan değil. Yola, fikirlerin, hayallerin paylaşıldığı bir insan-insana bağlantı platformu olarak çıktı ama bunların hiçbiri olmayacak.

Facebook, size ürün satmak isteyenler için bir data toplama hizmetidir.

Facebook’un gitgide Z kuşağının ilgisini kaybetmeye başlaması, P&G’nin Facebook reklamlarının hedef kitleye ulaşmada etkin olmadığını açıklaması…Unilever’in Facebook’a gözdağı vermesi, ve ardından bugün patlayan, Facebook ile direkt bağlantılı olmasa da, 50 milyon kullanıcının verisinin siyasi kampanyalarda kullanılması konusu…

Aslında benim Facebook’a bakış açımı gözden geçirmemi gerektiren bunların hepsini bilinçaltımda taşırken, dün yaşadığım çok daha bireysel bir konu oldu:

Birkaç ay önce Facebook reklam hesabım hacklendi ve Instagram & Facebook hesaplarımda Action Cam reklamları yayımlanmaya başladı, hesabımdan 50 dolarlık bir reklam verildiğini fark ettim inceleyince! Hemen Facebookla iletişime geçtim, hacklenme durumunu gördüler, borcumu sildiler, ve güvenlik açısından da reklam hesabımı kapattılar.

Fakat hesabımda bir şekilde aylar öncesinden kalmış bir bakiye var, 8,99 dolar. Asla ödeyemiyorum, Facebook hiçbir kartımı kabul etmiyor. Yine Facebookla bir dolu yazışmalar ve aldığım tek cevap, ‘Sorun bankanızda.’ Hayır, bir sürü bankayla deniyorum, en son gidip Ininal kart satın aldım, hiçbiriyle olmuyor.

Neyse konuyu uzatmayayım, son yazışmamız şöyle oldu: Peki ben bu borcu ödeyemeyecek miyim ve dahası, ben Facebook – Instagram reklamı veremiyorum halen, bu durum ne zaman düzelecek?

Burada söz konusu olan ben, ‘Müşteri’ oluyorum. Kendinizi Facebook’un yerine koyun. Bir müşteriniz var ve iki derdi var:

-Firmanıza olan borcunu ödemek istiyor

-Firmanıza yeniden para ödeyerek reklam vermek istiyor.

Müşteri odaklılık çağında, özellikle de herhangi bir teknoloji firması bu müşterinin işini kolaylaştırmak için her şeyi yapar. Ama benim aldığım yanıt şu oldu: ‘Merhaba, hesabınızı inceledik, koşullarımıza aykırı davranmışsınız, Facebook’tan reklam veremezsiniz.’

Şimdi, bu firmanın bu çağda bu denli anti-user friendly davranmasına mı şaşırıp üzüleyim, bireysel hesabımdan küçük reklamlar veren biri olarak beni sallamamasına -çünkü benim neredeyse kapısında yattığı tüm markaların online reklam bütçeleriyle ilgilenen bir profesyonel olduğumu bilmemesine mi yanayım.

Ama konu tam olarak bu da değil.

Birkaç yıl hem önce şöyle bir şey yazmıştım:

Kesin çocuklarımız sosyal medya hesaplarımıza bakıp şöyle diyecek:

‘Anne ya, ne salakmışsınız! Kendi fotoğraflarınızı mı çekip kendiniz koyuyordunuz sosyal medyaya?’

Halen buna yüzde yüz inanıyorum, hatta bunu çocuğum olmadan kendim demeye başladım bile. Artık komik geliyor, son birkaç bireysel paylaşımımda kendimi garip ve komik hissettim. ‘Bakın, biz arkadaşlarla toplandık. Bakın, doğumgünümü kutluyoruz. Bakın, şimdi de annemin doğumgünü. Bakın, evlilik yıldönümümüz…’ 

Sosyal mecralar artık, o kadar data, marka ve satış odaklı hale geldi ki, bir iş kolu veya satışla ilgili olmayan herhangi bir paylaşım yapmak bu açıdan da anlamsız geliyor. Bunun dışında gerçekten, hayatımızın penceresini öylesine açıp, gelin bakın içeride neler var -ama sadece benim size göstermeyi seçtiklerim- tadındaki Facebook & Instagram feed’leri de komik, sahte ve ucuz bir zeka ürünü gibi hissettiriyor.

Geçen gün karar vermiştim, son postumdan sonra da uygulamaya geçirdim. Bundan böyle Facebook & Instagram hesabımı günlük hayatımdan anlamsız ve aslında kimseyi ilgilendirmeyen kareler gazetesi olarak kullanmayacağım. 

İki farklı Instagram hesabım var.

Biri yarı-profesyonel hobim olan caz şarkıcılığı üzerine. Gerçekten de Business hesabı olarak açtım, Müzik kategorisinde yer alıyor. Sadece bu kategoriden insanlar takip ediyor. İngiliz startup’ı GigFM beni bu hesap üzerinden buldu ve hesaplarında ücretli olarak şarkı söylememi istedi, böylece 3 aylık bir sözleşme yaptık ve resmi olarak çalışmaya başladık. Aynı şekilde her gün bir sürü prodüktör, stüdyo, yapımcı, müzisyenlere özel PR’cılar vb. DM’ler göndererek onlarla çalışmam için çeşitli teklifler sunuyor.

İşte konu artık tam olarak bundan ibaret olmuş durumda: İlgilendiğin bir alan var ve ona ait bir hesap var.

‘Benim’ bütünsel bir hesabım değil, benim içimden çıkan kategoriler bazında hesaplarım olması  bu data krallığına daha uygun.

İikinci bir hesabım da yeni, aynı şekilde ilgilendiğim bir konu üzerine. (Henüz oluşturmakta olduğu için detaya girmiyorum.) Yine sadece ilgili hedef kitleyle takipleştiğimiz bir hesap. Bir ara bununla ilgili reklam vermeyi düşündüm, işte bütün bu reklam veremediğimi fark ettiğim dönemler. Sonra baktım, iki arkadaşını tagle ve x kazan konuları aslında kendi yarattığın reklamlar. Belki daha zekicesini bulurum belki de bulamam, ama kendi reklam modellerini bulmak kendi domatesini yetiştirmek kadar organik ve tatlı.

Bu iki Instagram hesabımın birbiriyle alakası yok. Birbirilerini takip etmiyorlar. Herhangi yakın bir arkadaşımın da ikisini de veya herhangi birini takip etmesi gerekmiyor. Çünkü iki hesap da ‘bir ara tanışmıştık, senin hayatında yine bir gözüm olsun’ hesabı değil. Tamamen ilgi alanlarına yönelik. Benim yeni instagram hesabımdaki community’lerim, ortak ilgi alanlarım olan kişiler.

Yani özetle, Facebook ve Instagram için biz artık birer ‘insan’ birer ‘arkadaş’ değil, müşteriyiz. Dolayısıyla benim için de onlar birer ‘arkadaş’ veya ‘arkadaşlık platformu’ değil. Pazaryeri. 

Bu büyük ihtimalle, bir başka insanı platformu doğuracak ilk sinyal.

Tabii konu şuna dönüyor: Gerçekten insani olan duygu, özlem, kıskançlık, sevinç gibi duygularımızı ille de online bir platform üzerinden tatmin etme ihtiyacımız var mı ki? Bir sonraki ‘arkadaşlık’ akımı neyi getirecek, merakla bekliyorum.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir